Yapılan bir araştırmada düşük seviyede ve yaşlılığa bağlı iltihaplanmaları inceleyen uzmanlar şaşırtıcı bir sonuca ulaştı. Yaşlılığa bağlı iltihaplanmaların seviyesini inceleyen araştırmacılar kafein alan yaşlıların bu konuda daha az sorun yaşadığını keşfetti. Stanford Üniversitesi İltihaplanma ve Enfek siyon Ana Bilim Dalından doçent doktor Davin Furman,
Kafein tüketimi arttıkça kronik bir enfeksiyon ya da iltihaplanma sahibi olma olasılığı düşüyor, kafein sayesinde korunulmuş oluyor.
diyor. Çalışmada Furman ve arkadaşları 100 genç ve yaşlının kan örneklerini analiz ettiler. Yaşlı olanlar gençlerle karşılaştırıldığında iltihap ile ilişkili birçok ayrıntıda daha fazla aktiviteye sahip olma eğiliminde oldukları ortaya çıktı.
Bu sonuç zaten şaşırtıcı değildi, zira insanlar yaşlandıkça vücutlarındaki iltihaplanma eğilimi artar. Hipertansiyon, diyabet, kanser, kalp rahatsızlıkları, eklem rahatsızlıkları ve alzheimer gibi kronik yaşlanmaya bağlı hastalıkların hemen hemen tamamında iltihaplanma meydana gelmektedir. Furman,
Yaşlanmakta olan hastaların çoğu aslında kendiliğinden yaşlanmadan ziyade iltihaplanma sorunları yaşamaktadır.
diyor. Bununla birlikte yaşlı insanlarda iltihaplanmaya karşı daha iyi korunmuş olanların ortak bir özelliği vardı: hepsi düzenli olarak kahve içiyor, yani kafein alıyorlardı. Günde beş fincandan fazla kahve içen insanlarda iltihaplanmaya sebep olan olgular son derece düşük düzeyde aktivite gösterdi.
Araştırmacılar kafeinin bu olguyu inhibe ederek iltihap yolunu kapattığını keşfetti. Aslında iltihaplanma enfeksiyonları savuşturmak ve potansiyel toksik bileşikleri atmak için kullanılan vücudun bağışıklık sistemidir. Ancak yaşlanma ile birlikte bu süreç gençlere göre çok daha yavaş ve etkisiz işler. Stanford Enstitüsünün direktörü Mark Davis,
Açıkçası insanlar yaşlandıklarında bağışıklık sistemleri zayıflıyor ve bu iltihaplanmanın iyileşmesini çok daha uzun süreye yayıyor. Ancak bu araştırmayla bir şey keşfettik: Kafein tüketen yaşlıların yaraları daha çabuk iyileşiyor ve iltihaplanmıyor.
dedi. Yakında yapılacak bir çalışmada Furman ve diğerleri yaklaşık 1000 kişinin bağışıklık sistemini araştıracaklar ve bu araştırmadan çıkacak haplanma ve bunu inhibe etmede kafeinin rolünü öğrenmek için ve bu yolla bağışıklık sistemini güçlendirecek çalışmaların önünü açmayı planlıyorlar.
Bu çalışmadan çıkarılabilecek en önemli sonuç ise günde bir ya da iki bardak kahve tüketmenin yaşlanmaya bağlı etkileri azaltabileceği, bağışıklık sistemini güçlendireceği olacaktır. Evet, her gün iki bardak kahve yaşlanmayı geciktirebilir.
Kahve Çekirdeğinin Bilinmeyen Mucizesi
Amerika’ daki Yaşlanmaya Karşı Araştırma Enstitüsü (Insitute of Anti-Aging Research) tarafından yapılan araştırmalarda kahve meyvesinin ve çekirdeğinin cildin yaşlanma etkilerini geciktiren çok güçlü bir antioksidan olduğu ortaya çıktı.
Leke Oluşumunu Engelliyor
Tropikal ülkelerde kahve meyvesini toplayan işçi kadınların güneşe maruz kalan yüzlerinin yaşlandığı ancak ellerinin pürüzsüz ve lekesiz kaldığı gözlendi. Bu konuda yapılan araştırmalarda kahve meyvesinin çekirdeğinin, cildin yaşlanma etkilerini geciktiren, çok güçlü bir antioksidan olduğu ortaya çıktı. Hasarlı, olgun ve lekeli ciltler olmak üzere 3 ayrı cilt tipine 3 farklı kür halinde uygulanan peeling, cildi tamamen yenilerken, elastikiyetini artırmaya, çizgi ve kırışıklıkların görünümünü azaltmaya da yardımcı.
Cildi Yeniliyor
Ayrıca cildin daha taze, ferah, nemli ve canlı görünmesine destek olurken, yeni cilt hücrelerinin oluşumunu da destekliyor. Cildin yoğunluğunun artmasına; birikmiş ölü hücre tabakasından arınmasına ve cildin nem tutma kapasitesinin artmasına yardımcı olan peeling, anında bir cilt yenilenmesi için ideal bir bakım.
Yüzünüze Peeling Yapın
Sağlıklı güzellik için kahve çekirdeğini ezin ve haftada bir yüzünüzde 5 dakika bekletip peeling yapın. Anti-aging etkisinin en az 2 kat güçlenmesi hedefleniyor. Hassas ciltler dahil her cilt tipi için öneriliyor.
